Erken tanı ile skolyoz cerrahisiz atlatılabilir

Omurga Cerrahisi Uzmanı Dr. Ömer Bozduman, skolyozun sadece yana eğilmeyle sınırlı olmadığını söylüyor. Skolyozun aslında üç boyutlu bir deformite olduğunu belirten Dr. Bozduman, omurganın hem burkulma hem de eğilme hareketi yapabileceğini vurguluyor. Bu nedenle skolyozda tanı ve tedavi sürecinde 3 boyutlu analizin önemli olduğunu vurguluyor.

Erken Teşhis İle Ameliyat Gerekmeyebilir

Dr. Bozduman, Haziran ayının Skolyoz Farkındalık Ayı olduğunu hatırlatarak, özellikle 10 yaş üzeri çocukların düzenli olarak kontrol edilmesi gerektiğini belirtiyor. Omuzlarda dengesizlik, göğüste asimetri gibi belirtiler fark edildiğinde vakit kaybetmeden uzman bir hekime başvurulması gerektiğini söylüyor. Erken teşhis edilen skolyoz vakalarının çoğu cerrahi müdahale gerektirmeden tedavi edilebileceğini belirtiyor.

Öncelik Cerrahi Olmayan Yöntemlerde

Dr. Bozduman, skolyoz tedavisinde önceliğin cerrahi olmayan yöntemlerde olduğunu belirtiyor. Korseyle, egzersizle ve fizik tedaviyle hastalarını takip ettiğini söylüyor. Ameliyatın yaş ve eğrilik derecesine bağlı olarak, hayati risk taşıyan durumlarda düşünüldüğünü belirtiyor. Ancak amacın her zaman cerrahiyi en son seçenek olarak tutmak olduğunu vurguluyor.

Ergenlikte Belirtiler Gözden Kaçabilir

Dr. Bozduman, ergenlik dönemindeki çocukların özellikle vücutlarını gizleme eğiliminde olduğunu söylüyor. Bu nedenle skolyozun bu dönemde sıkça gözden kaçtığını belirtiyor. Ebeveynlere, çocuklarının omuz dengesizliği veya kaburga çıkıntısı gibi belirtilerini takip etmelerini tavsiye ediyor. Erken teşhisin tedavi sürecini kolaylaştırabileceğini ve cerrahiye gerek kalmadan çözüm sağlayabileceğini vurguluyor. Yaz aylarının bu belirtileri gözlemlemek için bir fırsat olabileceğini söylüyor ve çocukları yakından takip etme çağrısı yapıyor.

Related Posts

Yağmur sonrası deniz enfeksiyonlarına dikkat!

Özellikle sağanak yağışların ardından denize girilmesinin, çeşitli sağlık risklerini de beraberinde getirdiğini belirten Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Emre Öztürk, “Yoğun yağışların ardından dere, kanalizasyon ya da yüzey suları denizle buluşur. Bu sular, çeşitli mikroorganizmalar, bakteriler ve hatta parazitlerle yüklü olabilir. Bu da, çocuklarda mide-bağırsak enfeksiyonlarından kulak iltihabına, cilt döküntülerinden göz enfeksiyonlarına kadar birçok sağlık sorununa yol açabilir” dedi.

Kupada görünmeyen tehlike! Çatlaklardan mikrop sızıyor, kahve keyfi zehir olmasın

Porselen veya seramik ürünlerde gözle görülür çatlaklar fark ettiğinizde, bu eşyaları gıda ile temas ettirmekten kaçınmanız gerektiğini biliyor muydunuz? Çatlak kupalar, tabaklar ya da kaseler, nostaljik değerleri nedeniyle evlerimizde sıklıkla kullanılmaya devam ediyor. Ancak bu tür ürünlerin gıdalarla teması çok riskli. İşte detaylar.

Çatlamış yumurta en tehlikelisi! Rafa asla değdirmeyin, sonu kötü bitiyor

Yumurta, mutfağın vazgeçilmez besinlerinden biridir. Kahvaltıdan akşam yemeğine, tatlılardan tuzlulara kadar sayısız tarifte yerini alır. Ancak bu temel gıda, yanlış saklama yöntemleri nedeniyle sağlık risklerine yol açabilir. İşte çatlamış yumurtalar hakkında bilmeniz gereken detaylar.

“Kurban etini hemen poşetlemeyin” uyarısı

“Kurban etini hemen poşetlemeyin” uyarısı

Tatlı krizlerinin gerçek sebebini öğrenince çok şaşıracaksınız

Bilim insanları, dilimizde yer alan tatlı tadı algılayan özel reseptörün üç boyutlu yapısını ilk kez haritalandırdı. Bu keşif, şeker isteğimizin kökenini daha iyi anlamamıza yardımcı olabilir. Araştırmacılar, bu bilginin obeziteyle savaşta önemli bir adım olabileceğini söylüyor.

Haftada 150 dakika vakit harcamanız yeterli!

Kalp krizi sizi de tehdit ediyor olabilir! Uzmanlar, haftalık egzersiz süresinde küçük bir değişiklikle hayati risklerin büyük ölçüde azaltılabileceğini söylüyor. Hangi gıdaları tercih etmeli, nasıl bir egzersiz rutini oluşturmalısınız?